Kaldır başını gör ki neler var, geçip giden zamanın içinde ne hezeyanlar var, sanma ki baki şu yaşananlar, her gecenin elbet bir sabahı var.
Nankör insan her şeyin değerini bilmeyen kimsedir.
Mum gibi erimiyorsa insan yanıyorum dememeli; yanmaktan korkuyorsa kişi aşk kapısından girmemeli, ya kor yürekli olmalı insan ya da kor barındıracak kadar yürekli.
Başlamak için mükemmel olmak zorunda değilsin, fakat mükemmel olmak için başlamak zorundasın!
Kural belli! az insan, çok huzur.
Sabır, ağır bir imtihandır, ama unutma ki hüküm de kesindir.
Mutluluğu sende bulan senindir,ötesi misafir...
Kendini iyileştirmek istiyorsan yaralarının sahibini yok et.
Küçükken" küseceksen" oynamayalım derdik, "peki şimdi ne diyelim? gideceksen sevme mi?"
Aptal bir kadın olmadım ama, aptal bir kadını oynamışlığım çoktur.
Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır, zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.
Her türlü fedakarlık yapıp kendinden ödün verdiğin zaman sanma ki çok sevileceksin sadece daha çok üzüleceksin!
Ben kötü biri değilim! sen iyi biri olmamı haketmemişsindir.
Mevlana der ki; her şey üstüne gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde, sakın vazgeçme! işte orası kaderinin değişeceği noktadır.
Her sabrın ödülü vardır bereket olarak gelir, aşk olarak gelir, ne olursa olsun mucizelerler gelir inan!
Tecrübe hayatın sana kel kaldıktan sonra tarak vermesidir.
Mükemmel bir hayatım yok belki ama; gülen bir yüzüm var ve her gün şükreden bir kalbim...
Sabır , kara bir dikeni yutmak, diken içini parçalayıp geçerken de hiç ses çıkarmamaktır.
Hali vakti yerinde bir yalnızlık benimkisi, yas gözden geçinip gidiyoruz.
Varsın olmasın hayatta her istediğimiz! biz olana "Elhamdüllilah" olmayana da" eyvallah" demesiniz biliri.
Kolumuzu ısırarak saatler yapardık küçükken, sanki zamanın canımızı acıtacağını anlarmış gibi.
Topraktan geldik toprağa gideceğiz mühim olan çamurlaşmamak.
Kimse tanıdığın gibi kalmıyor, bir gün bakıyorsun sıcacık, bir gün bakıyorsun buz gibi insanlar da değişirmiş mevsimler gibi...
0 Yorum